
Sağlıklı bir insanın vücudunda toplam vücut suyu ve genel vücut sıvı dengesi (hidrasyon) normalde dar bir aralıkta tutularak vücut fonksiyonlarının dengesi sağlanır. Optimal (en iyi, en uygun) hidrasyon durumunun faydaları arasında atletik performansın sürdürülmesi, metabolizma ısı transferinin en üst düzeyde sağlanması, ruh halinin korunması ve egzersizden sonra toparlanmanın kolaylaştırılması yer alır. Vücut sıvı düzeyinin optimal düzeyde sürdürülememesi (azalması veya artması) durumları ise sağlığı ve organ fonksiyonlarını tehlikeye atabilir.
Profesyonel spor, üniversite, lise ve gençlik sporlarında sporcuların çoğunda antrenmanlarda hipohidrasyon (vücut su düzeylerinin azalması) bulunmaktadır. Aktivite sırasında su ve yeterli sıvı alımı antrenman ve terleme ile kaybedilen vücut sıvısını büyük ölçüde yerine koyabilmektedir. Vücut sıvı dengesinin (hidrasyonunun) en az değişkenlikle korunması; vücut sıcaklığının korunması (termoregülasyon) ve kalp damar fonksiyonlarının en iyi şekilde sürdürülmesini sağlar. Bununla birlikte, gereğinden fazla sıvı alımı (aşırı sıvı yüklemesi) ölümcül olabilen hiponatremiye (kandaki sodyum miktarının normal seviyelerin altına düşmesi) de sebep olabileceğinden yeterli, uygun miktarda sıvı alımı vücut sağlığının korunması açısından çok önemlidir.
Normal şartlarda sağlıklı ve iyi-dengeli bir diyet ile beslenen bir bireyin bir saatten az fiziksel aktivite yapması durumunda su dışında herhangi bir ek içerik tüketmesine gerek olmadığı belirtilmektedir. Bununla birlikte bir saatten uzun süren veya yoğun aralıklar içeren egzersiz seanslarına katılan sporcular, özellikle ekstrem ortamlarda rehidrasyon (vücut sıvısını yerine koyan) sıvılarına karbonhidrat veya elektrolit (veya her ikisi) eklemekten fayda görebilir. Sporcularda vücut sıvı dengesi durumunun değerlendirilmesi; susuzluk, vücut kütlesi, idrar rengi ve konsantrasyonu ve ayrıca daha ileri ve zamana duyarlı ve pahalı teknikler olan idrar ve serum osmolalitesi (bir çözeltideki tüm çözünenlerin toplam konsantrasyonu) ölçümü gibi tekniklerle yapılabilmektedir. Dayanıklılık sporcuları, uzun süreli antrenmanlar ve yarışmalar sırasında karbonhidrat ve elektrolit içeren sıvılardan destek alabilirler. Genel öneri, egzersiz sırasında kullanılan veya kaybedilen tüm sıvı ve besin maddelerinin yerine konmasıdır.
Bununla birlikte, sıvı kayıplarının ve ihtiyaçlarının değişken olduğu ve en iyi sonuçlar için vücut sıvı dengesi ihtiyaçlarının bireyselleştirilmesi gerektiği bilinmelidir. Fiziksel olarak aktif bireyler gerek sıvı kaybı gerekse hiponatremi konusunda ve güvenlik ve performansı artırmak için hidrasyon (vücut sıvı dengesi) durumlarını nasıl koruyacakları konusunda eğitilmelidir ve egzersiz öncesi, sırası ve sonrasında sporcuların sıvı dengeleri kontrol edilmeli değerlendirilmeli ve uzman sağlık personeli tarafından gerekli önlemler alınmalı ve gerekli acil durumlarda uygun tıbbi müdahaleler yapılmalıdır.
Peki elektrolitler nedir ve insan vücudundaki işlevleri nelerdir? Elektrolit; suda çözündüğünde elektrik yükü taşıyan kimyasalları ifade eder ve bu maddeler vücutta dokularda, kanda, idrarda ve diğer vücut sıvılarında bulunurlar. Elektrolitler insan vücut fonksiyonlarında denge sağlamak için gerekli esansiyel mineraller olup başlıca elektrolitler, sodyum, kalsiyum, potasyum, klorür, bikarbonat, fosfat ve magnezyumdur. Bu mineraller insan vücudunda vücut sıvı seviyelerinin dengelenmesi, besinlerin enerjiye çevrilmesi, beyin fonksiyonlarına destek sağlanması, kalp ritmi, kas kontrolü, vücudun hidrasyonunun ve asit ve baz seviyelerinin (pH) dengelenmesi dahil önemli işlevlerde rol oynamaktadırlar. Bu nedenle vücudumuzda elektrolitlerin normal düzeylerinde tutulması vücut fonksiyonlarımızın en iyi ve en uygun biçimde sürdürülebilmesi açısından çok önemlidir. Elektrolitlerin yüksek düzeylerde alımı ve vücutta elektrolit düzeylerinin yükselmesi ise vücutta konfüzyon (kafa karışıklığı; dikkat, hatırlama ve karar verme kabiliyetinin azalıp, normalde olduğu kadar net ve hızlı gerçekleşemediği zihinsel durum değişikliği), irritabilite (dışarıdan gelen bir etkiye karşı kızgınlık, öfke, hırçınlık ve sıkıntı halinin kolay tetiklenmesi durumu), düzensiz kalp atış hızı (aritmi), solunum güçlüğü, yorgunluk, baş ağrısı, kas krampları veya güçsüzlük, ishal veya kabızlık, mide bulantısı ve kusma gibi ciddi yan etkilere neden olabilmektedir.
İnek sütü (özellikle kalsiyum, sodyum ve potasyum açısından zengindir), meyve suyu (örneğin portakal suyu, vişne suyu ve kavun suyu magnezyum, potasyum ve fosfat açısından zengindir) hindistan cevizi suyu (potasyum, kalsiyum, sodyum, magnezyum açısından zengindir), besin katkılı su içecekleri, sporcu içecekleri ve oral elektrolit çözeltileri (dehidrasyon (vücuda yetersiz sıvı alınması veya normalden fazla miktarda sıvı kaybıyla ilişkili bir durum) ve çocuklarda kusma ve ishal tedavisinde kullanılırlar) gibi içecekler elektrolitler açısından zengindir. Bununla birlikte sporcu içecekleri normal bir insanın ihtiyacı olduğundan daha fazla elektrolit ve yüksek miktarda karbonhidrat (şeker) içerebilir, bu nedenle bu içecekler atletler gibi sporcular için iyi bir seçenek iken, ortalama bir insan için çok da uygun olmayabilirler.
Elektrolit | Elektrolit Düzeyleri Normal Aralığı |
Sodyum (serum) | 135-145 (mmol/L) |
Potasyum (serum) | 3.6-5.5 (mmol/L) |
Kalsiyum (serum) | 8.8-10.7 (mg/dL) |
Magnezyum (serum) | 1.46-2.68 (mg/dL) |
Bikarbonat (serum) | 23-30 (mmol/L) |
Fosfor (serum) | 3.4-4.5 (mg/dL) |
Sporcu içecekleri performansa bağlı sıvı ve elektrolit kaybının yanı sıra besinlerin de kaybını telafi etmek ve enerji süreçlerini de uyarmak amacıyla karbonhidrat ve kas protein sentezi ve yıkımını dengelemek için yeterli miktarda protein gibi temel besin öğelerini de içerebilmektedirler. Ayrıca son on yılda sağlıklı, doymamış yağlar içeren spor içecekleri de sporcuların sağlığını ve atletik performansını iyileştirmek için piyasaya sürülmüştür. Bu temel besin maddelerinden karbonhidrat ve elektrolit içeren fonksiyonel spor içeceklerinin, özellikle glukoz-fruktoz gibi karbonhidratları ve sodyumu içerenlerin, metabolizmayı sürdürerek ve su emilimini optimize ederek atletik performansı artırabileceği yaygın olarak kabul edilmektedir.
Spor içeceklerinin bileşimine giren diğer içeriklerin (DHA ((Dokosaheksaenoik Asit), insan yaşamı için hayati önem taşıyan omega 3 yağ asitlerinin bir alt grubu) doymamış yağ asitleri) kullanımının ise performansı doğrudan arttırmadığı, ancak egzersize bağlı oksidatif hasarın azaltılması yoluyla egzersiz sonrası iyileşmeyi destekleyebileceği belirtilmektedir. Protein içerikleri ile ilgili olarak ise, proteinli spor içeceklerinin esas olarak egzersiz sonrası toparlanmaya yönelik olduğu, ancak özellikle karbonhidrat ile birlikte alım dikkate alındığında, birçok yönünün hâlâ çözülmesi gerektiği belirtilmektedir.
Sporcu içeceklerini de kapsayan fonksiyonel içeceklerin küresel pazarı milyarlarca ABD doları olarak tahmin edilmekte ve sürekli büyümektedir ve pek çok farklı içeriğe sahip çok sayıda ürün piyasada bulunmaktadır. Bu ürünlerin, ihtiyaç duyulmadığında bile tüketimini teşvik etmek için sürekli olarak yoğun pazarlama çabaları sarf edilmektedir. Birçok fonksiyonel ürünün güvenlik geçmişi temizdir, ancak bazen etiketler içeceğin içeriğini doğru miktarda içermeyebilir veya bazı ekstra bileşenleri gözden kaçırabilir veya içecek yanlışlıkla alerjenlerle kontamine olabilir ve gençler veya içeceğin bileşiminde bulunan maddelere karşı duyarlı olan kişiler tarafından kullanıldığında daha fazla endişeye neden olabilecek durumlar ortaya çıkabilmektedir.
Hiçbir zaman göz ardı edilmemesi gereken önemli faktörlerden birisi de bu içeceklerin, kullanacak “sporcunun bireysel ihtiyaçlarına göre seçilmesi” ve muhakkak bu konuda sporcunun ve antrenörü gibi bu süreçte yer alan kişilerin, içeceği kullanacak olan kişinin kişisel ter oranları ve sıvı kayıpları dahil sporcu içeceklerinin kullanılması ile ilgili konularda “yeterli eğitimi alması” ve bu şekilde gerek hipohidrasyon (vücut su düzeylerinin azalması) gerekse aşırı sıvı yüklenmesi gibi ciddi ve istenmeyen olaylara karşı gerekli önlemlerin alınması gerektiğidir. Bu amaçla bilimsel yayınlarda da fiziksel olarak aktif kişilerin performans ve güvenliği artırmak için sıvı replasmanının (yerine koymanın) faydaları ve hem hipohidrasyon (vücut su düzeylerinin azalması) hem de hiperhidrasyonun (aşırı sıvı yüklemesi) sağlık ve fiziksel performans üzerindeki potansiyel riskleri konusunda eğitilmesi gerektiği aktarılmaktadır. Çeşitli ortamlarda egzersiz sırasında fiziksel olarak aktif bireyler için ter oranlarını ölçülmesi gerektiği ve fiziksel aktivite öncesinde, sırasında ve sonrasında yeterli ancak aşırı olmayan hidrasyonu (sıvı alımı) teşvik eden sıvı replasmanı (yerine koyma) uygulamalarını geliştirmek için bu konuda uzman bireylerle birlikte çalışılması gerektiği belirtilmektedir. Bu alanda yapılacak ilave araştırmalar, sporcuların ve fiziksel olarak aktif bireylerin ihtiyaçlarını daha iyi karşılayan fonksiyonel spor içeceklerini güvenle seçmelerine yardımcı olacaktır.
Armstrong LE, et al. Practical Hydration Solutions for Sports. Nutrients. (2019) https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/31324008/
https://health.clevelandclinic.org/too-many-electrolytes
https://health.clevelandclinic.org/electrolyte-drinks-beneficial-or-not
https://www.healthline.com/nutrition/electrolytes-drinks
https://www.medicalnewstoday.com/articles/electrolytes-drinks#summary
McDermott BP, et al. National Athletic Trainers' Association Position Statement: Fluid Replacement for the Physically Active. (2017).
https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/28985128/
Orrù S, et al. Role of Functional Beverages on Sport Performance and Recovery. (2018).
https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/30308976/
Shrimanker I, Bhattarai S. Electrolytes. [Updated 2023 Jul 24]. In: StatPearls [Internet]. Treasure Island (FL): StatPearls Publishing; 2025 Jan-.
Available from: https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK541123/